1. GÜN 27 AĞUSTOS CUMA AKŞAMI : İSTANBUL'DAN GÖKÇEADA'YA HAREKET
Kabatepeden güzel bir deniz yolculuğu ardından,Tarihi yarımdayı izleyerek Türkiye de güneşin en son battığı yere ve Türkiye kekik kokan en nostarjik bölgesi Gökçeadaya gidiyoruz.Yüzlerce vuslata ve elvadaya sahit olmuş Kuzu limanına varıyoruz.
2. GÜN 28 AĞUSTOS C.TESİ: GÖKÇEADA- KALEKÖY-BADEMLİ KÖYÜ-DEREKÖY-TEPEKÖY
Sabah erken saatlerde Gökçeada'dayız. Adanın sıcak dokusu hemen sarıyor insanı.Ada merkezi ve tüm köyler iç bölgeler kurulu,vakti zamanında korsanlık varmış nede olsa,o yüzden limandan itibaren dokusunu koruyan köyle ve dokunulmamış tertemiz koylar bizi bekliyor.İlk durağımız adanın en canlı noktası olan Kaleköy,sahilinde kısa bir yürüyüş çay bahçelerinde soluklanma molası ardından,Köyün arka kısmında kalan Türkiyenin ilk ve tek su altı Milli parkı olan Yıldız koyuna gidiyoruz.Kaya yapısıda dikkat çekici olan bu koyda fotograf molası ardından,Genelde Ispartalı vatandaşlarımız bulunduğu ve ev pansiyonları ile ünlü şirin Bademli Köyünün içinden geçerek,Eski bademliye gitmek için dimdik bir rampadan çıkış yapıyoruz.Eski bir Rum köyü olan bu köyde tarihi okul binası ,çamaşrıhane ve asırlık çınar muhteşem manzaralar eşliğinde sizi karşılıyor.Köy gezimiz devam etmekte,sırada terimizi soğutmak ve biraz soluklanmak için Zeytinli köyü bizi bekler,Madamın dibek kahvesi ve meşhur sakızlı muhallebi yememek olurmu adada…Ardından Tepeköye doğru çıkış,Muhteşem manzarsı ise Tepeköy Çınaraltı bizleri karşılar,buz akan sularını içerken ile 600 yıllık çınarların altında serinlemekte hediyesi.Köy meydanı gezisi ardından,Türkiyenin vakti zamanında en büyük köyü olan Dereköye gidiyoruz,nice hatıraları içinde barındıran bu köyde terk edilmiş 2000 hane var.Her evden sanki geçmişiz sesleri gelirmişcesine bir ortam içinde Tarihi Çamaşırhane,Yağhane gezisi ardından Türkiyenin en batı ucu bizi bekler. Uğurlu köyüne gidiyoruz ve gizli liman ve ümit burnunda fotograf molası.Ada merkezine dönüp yemek molası veriyoruz ve burada alışveriş molamız var.Yol üstünde göller ve göletleri izleyerek. Ardından adanın bir başka güzelliği olan Kefaloz bizi bekler, Muhteşem kumsalı ile rüzgar sörfü için parlayan bir yıldız olan,Aydıncık koyu.ve çamuru ile şifalı Tuz gölü.Yabani keçileri,tepelere kurulmuş tarihi manastırları izleyerek tatlı bir yorgunlukla ada gezimiz sona eriyor. Gezi sonrası Çanakkale’de bulunan otelimize geçiyoruz.
1. GECE KONAKLAMA: ÇANAKKALE BOĞAZ OTEL www.hotelbogaz.com
3. GÜN 29 AĞUSTOS PAZAR: BOZCAADA-KALE-KİLİSE-AYAZMA & HABBELE PLAJI-RÜZGAR GÜLLERİ
Dünyanın en güzel adalarından biri olan Bozcaada muhteşem kalesi ile daha feribottan inmeden büyüleyicidir. İskelede iner inmez tarihi Bozcaada Kalesi’ni geziyoruz. İç ve dış kale görüldükten sonra, Rum ve Türk mahallesini birbirinden ayıran yolda nostaljik bir yürüyüş yapıyoruz. Beyaza boyanmış bakımlı evler çiçekli yollar ve Arnavut kaldırımlı sokaklar arasında fotoğraf kareleri yakalıyoruz, Rum tarafında tarihi kilise Türk tarafından tarihi camilerimizin gezisinin ardından ddanın boz olmayan, ormanlarının ve üzüm bağlarının bulunduğu arka tarafına doğru yola çıkıyoruz. Yol üstünde bulunan Aya Paraskivi Manastarı ve aşk çeşmesinde kısa bir mola ardından, tertemiz suyu ile meşhur ve altında Kaz Dağları’ndan gelen tatlı suyun kaynağı bulunan Ayazma pilajı’nı görüp etrafında bulunan cafelerde serbest zaman veriyoruz. Habbele Sahili’ni görerek muhteşem fotoğraf kareleri yakalayabileceğiniz Rüzgar Gülleri’nde gidiyoruz. Bu güzellikleri gördükten sonra, ada merkezine geri dönüş yapıyoruz. Burada verilecek serbest zamanda, isteyen adanın üzümünden, meşhur şarabından ve domates reçelinden alabilir… Daha sonra feribota binip Çanakkale’de bulunan otelimize geçiyoruz.
2. GECE KONAKLAMA: ÇANAKKALE BOĞAZ OTEL www.hotelbogaz.com
4.GÜN 30 AĞUSTOS P.TESİ: GELİBOLU YARIMADASI TARİHİ MİLLİ PARKI
GÜNEY CEPHESİ
Sabah otelde alınan kahvaltı sonrası, güney cephesinden gezimize başlıyoruz. Çanakkale Boğazı’nın Avrupa yakasında yeralan KİLİTBAHİR KALESİ ve devamında SARIKULE, kalenin hemen güneyinde boğazın kenarında yer alan NAMAZGAH TABYALARI, -,kahraman erlerimizden SEYİT ONBAŞI’nın mermiyi kucaklayıp OCEAN GEMİSİ’ni dümen tertibatından vurduğu yer olan MECİDİYE TABYASI ve 16 batarya askerinin şehit düştüğü MECİDİYE ŞEHİTLİĞİ ve SEYİT ONBAŞI’nın heykeli, Kerevizdere'de yapılan savaşlarda şehit düşen kahramanlarımızın bulunduğu HAVUZLAR ŞEHİTLİĞİ, Soğanlıdere Mevkii’nde şehit olanların bulunduğu SOĞANLIDERE HASTANE ŞEHİTLİĞİ, 28., 29., 30. ve 126. Alaylar’da şehit düşenlerin yattığı ŞAHİNDERE HASTANE ŞEHİTLİĞİ, Çanakkale Savaşları’nda verilen yaklaşık 250.000 şehit + zaiyat kabul edilen Türk kaybının anısına yaptırılan ŞEHİTLER ABİDESİ, 1915 Çanakkale muharebelerinde çıkartma sahili olan MORTO KOYU ve FRANSIZ MEZARLIĞI, Türk savunmasının ateşi sonucu birçok Britanyalı askerin gömülü olduğu V SAHİL MEZARLIĞI ERTUĞRUL KOYU VE TABYASI, Yahya Çavuş ve emrindeki bölüğün anısına inşa edilmiş YAHYA ÇAVUŞ ANITI VE ŞEHİTLİĞİ, hem Gelibolu Savaşları için hem de bu savaşlarda ölen ve mezarları bilinmeyen veya kaybolan yada Gelibolu sularına gömülen 20.763 kişinin anısına dikilmiş olan HELLES ANITI (İNGİLİZ ABİDESİ) gezilerinden sonra Alçıtepe Köyü’nde bulunan restoranımızda öğle yemeğini alıyoruz. (EKSTRA)
Yemekten sonra 4 Haziran 1915’te başlayan III. Kirte Muharebesi’nde yaşanan bir olayın anısına yapılan SONOK ANITI, 28 Haziran -5 Temmuz tarihleri arası olan ZIĞINDERE SAVAŞLARI’nda şehit düşenlerin anısına yaptırılan ZIĞINDERE SARGIYERİ ŞEHİTLİĞİ’nden sonra Kuzey cephesine geçiyoruz.
KUZEY CEPHESİ
Kuzey cephesinde ilk durağımız, Arıburnu-Anafartalar bölgesinde olan savaşlar hakkında çeşitli bilgilerin sağlandığı, çeşitli savaş malzemelerinin, üniformaların ve fotoğrafların sergilendiği KABATEPE MÜZESİ, 25 nisan 1915 sabahı Anzak kuvvetlerinin çıkartma yaptığı ANZAK KOYU TÖREN ALANI-ARIBURNU YARLARI VE MEZARLIĞI, kucağında yaralı İngiliz askerini taşıyan Mehmetçik'in mermer bir kaide üzerinde bulunan MEHMETÇİK’E SAYGI ANITI, savaşta hayatlarını kaybeden 4228 Avustralya ve 708 Yeni Zelanda askerinin anısına yaptırılan KANLISIRT-AVUSTRALYA ANITI (LONE PİNE), 19 Mayıs saldırılarında bir DARÜLFÜNUN gençliğinin şehit düştüğü ve aynı zamanda lağam savaşlarının geçtiği bir mekan olan KIRMIZI SIRT- LAĞAMLAR-ORJİNAL ANZAK SİPERLERİ VE TÜNELLERİ, başta komutanları olmak üzere 628 kişilik mevcudunun tamamı 25-28 Nisan 1915 tarihleri arasında şehit düşenlerin anısına yaptırılan 57. ALAY ŞEHİTLİĞİ, bölgede çarpışmış olan 57., 27., 64. ve 18. Alay’lara mensup askerler yattığı KESİKDERE ŞEHİTLİĞİ, Çanakkale savaşlarının en şiddetli çarpışmalarına sahne olan mevki olan BOMBASIRTI, sayıca üstün Anzak kuvvetlerine karşı savunmasını gösteren ve onlara tepeyi vermeyen Mehmet Çavuş ve takımının anısına bir yaptırılan MEHMET ÇAVUŞ ANITI-CESARETTEPE, Atatürk’ün askerlere hitaben söylemiş olduğu “Cephaneniz yoksa süngünüz var” sözünün söylendiği 261 RAKIMLI TEPE-MEHMETÇİK KİTABELERİ, 10 Ağustos 1915’te yapılan süngü taarruzunu yönetirken bir şarapnel parçasının göğsüne isabet etmesi ve kalbinin üzerinde bulunan saatinin parçalanması olayının gerçekleştiği CONKBAYIRI (MUSTAFA KEMAL’İN SAATİ’NİN PARÇALANDĞI YER VE GÖZETLEME YERİ), Conkbayırı’nın deniz tarafındaki kısımlara Yeni Zelanda birlikleri çıkarma yaptığı için onların anısına dikilmiş olan YENİ ZELANDA ANITI, Mustafa Kemal’in 18 Mayıs’a kadar KARARGAH olarak kullandığı yer olan KEMALYERİ, “Şüheda Kabristanları” projesi kapsamında inşa edilmiş, isimleri ve memleketleri tespit edilen 1354 şehidimizin anısına yapılmış KOCADERE HASTANE ŞEHİTLİĞİ gezilerinden sonra İstanbul’a hareket ediyoruz.
NOT: Altı çizili ve koyu yazılı yerler duruş noktalarımızdır. Diğer noktalar araçta geçiş güzergâhında anlatılmaktadır.