Tatil Dünyası
Üye Girişi
e-posta
Parola
Beni hatırla
 
e-bülten üyeliği
Ad Soyad
e-posta

Her Mevsim Ayrı Güzel: Abant

Anasayfa » Gezi Yazıları » Her Mevsim Ayrı Güzel: Abant
share on facebook  tweet  share on google  print  

Her Mevsim Ayrı Güzel: Abant

"Gezi Yazıları" için, toplam 1 sonuç arasından 1 - 1 arası sonuçlar
Her

 

        

 

Yazı ve Fotoğraflar: Serkan SÜSLÜ  (TinTin Tur Seyahat Acentası Kurucusu ve Sahibi)

Cumhuriyet Gazetesi Dört Mevsim Gezi Eki

Her Mevsim ayrı Güzel: Abant

Ülkemizin dört mevsim gezilebilen, konuklarına her mevsim farklı renklerde eşsiz manzaralar sunan, cömertçe paylaşmasını bilen ender cennetlerden biridir. Yazın sarı ve beyaz nilüferlerle süslenen Abant Gölü, kışın bembeyaz karla örtülüdür. Sonbaharda doğanın hüznünü sarı renkli yapraklarıyla uğurlayan Abant, ilkbaharda tabiatın doğuşunu rengarenk çiçeklerle karşılar. Faytonlar, atlar, kızaklar, yürüyüş yapan sevgililer, mangal sefası yapan aileler, çocuklar. Hafta sonu çevre illerden gelen misafirlerin akınına uğrayan, hiç usanmadan onları ağırlamanın mutluluğunu doyasıya yaşayan misafirperver bir göl Abant. Ünü sadece ülkemizde değil dünya çapında yer almış uluslar arası tabiat alanı.

Abant'ı Keşfetmek

Abant Gölüne varınca girişte milli park gişesinden sonra yol ikiye ayrılıyor. Büyük Abant Oteli’ne gidiyorsanız sola, gölün çevresini dolaşacaksanız girişten itibaren sağ yöne devam ediyorsunuz. Özel aracınızla geldiyseniz aracınızı uygun bir yere park edip, hiç zaman kaybetmeden doğanın içine kendinizi bırakın. Abant’a geldiğinizde gölün etrafını bir baştan bir başa görmeden sakın dönmeyin. Bunu yapmanın da birçok seçeneğini burada bulmanız mümkün. Birinci seçenek, yaklaşık 6.5 kilometre uzunluğunda olan gölün çevresini ortalama 1.5 saat yürüyerek gezmek. Gezi sırasında köy çeşmelerinden susuzluğunuzu giderebilir, göl kıyısına inip sarı ve beyaz nilüferleri daha yakından keşfedebilirsiniz. Bu yürüyüşü hafife alanlar için önerim, ek olarak çevre yaylalara çıkıp göl manzarasının tadını çıkarmak. Gölün muhteşem manzarasını kuş bakışı da en iyi, Abant köşkü yanından çıkılan Mudurnu yolu üstündeki tepelerden görebilirsiniz. Tabi karşılaştığınız koyun sürülerine fazla yaklaşmamakta fayda var. Çünkü çoban köpekleri sürüye yaklaşan herkese saldırır. İkinci seçenek, yorulmayı göze alamayanlar için sunulmuş nostaljik faytonlar. Nal sesleri arasında rahat ve hızlı bir şekilde gezmek isteyenler için tercih edilen seçeneklerin başında geliyor. Üçüncü seçenek ise, cevre köylerin geçim kaynaklarından biri olan atlara binmek. Genelde kısa mesafeler için tercih edilen atlara binerken dikkat etmek de fayda var. Ayrıca faytona, ata ve kızağa binerken baştan sıkı pazarlık yapmayı da unutmayın. Son olarak da gölün etrafını görmenin bir başka yolu da kendi aracınıza binip turlamak. Yalnız şu günlerde Abant Gölü’nde çevre düzenlemeleri yapıldığından tekrar geri dönmek zorunda kalıyorsunuz. Gol çevresinde yapılacak gezintilerin dışında, göl yüzeyinin kış mevsiminde donduğu zamanlarda göl üstünde buz pateni de yapabilirsiniz. 1993 kış sezonunda ülkemizin ilk doğal buz pateni sahası açılmış ve kış aylarında göl yüzeyinin donmasıyla bu spor yapılabilmektedir. Diğer mevsimlerde golde su bisikleti ve sandalla gezme imkanı da var. Ülkemizde çok az yerde yapılan yamaç paraşütü Abant’ın çevresindeki dağlarda yapılacak diğer aktivitelerden. Son olarak önümüzdeki yıllarda Abant yakınlarında bulunan yaylalarda üç pistli kayak merkezi yapımı ve göl çevresinde dolaşım amaçlı raylı sistem kurulması planlanıyor. Abant Gölü ile çevresi Abant Alabalığı ve su samuru koruma alanı. Su samurlarını görebilmek için, sabahları güneş dogmadan samurların yuvalarının olduğu yere gelip beklemek gerekiyormuş. Abant Gölü havuz yöntemi ile alabalık üretiminde Türkiye’de ilk olmanın özelliğini taşıyor. Gölde bulunan meşhur Abant Alabalığı Salmo Trutta Fario varyete Abanticus olarak literature geçmiş. Balık meraklıları yılın belirli zamanlarında belirli bir ücret ödeyerek alabalık ve benekli mercan avlayabiliyorlar. Abant’ı ve çevresini keşfettikten sonra dönüşte, Büyük Abant Oteli’nin yanında bulunan köy pazarına da mutlaka uğrayın. Çevre köylerden gelen tamamen yöreye özgü börülce, fasulye, erik kurusu, erişte, yağlı peynir, tereyağı, çam balı, cevizler, kuşburnu, alıç, kestane ve patateslerden satın alabilirsiniz.

Ulaşım

Abant’a, Ankara ve İstanbul’u birbirine bağlayan uluslar arası E-5 karayolunun Bolu Dağı çıktıktan sonra sağdan Abant levhasını takip ederek gidiyorsunuz. Bu yol Mudurnu’ya gitmek isteyenler için de göl manzaralı alternatiflerden biri. Hemen hatırlatalım, yavaş gitmenizde fayda var. Çünkü her an karşınıza geyik çıkabilir. Ayrıca İstanbul’dan gelirken yolda yemek yemediyseniz, Abant sapağı yolu boyunca alabalık tesisleri ve et mangal yapan lokantalarda karnınızı doyurabilirsiniz. Yok amacınız göl manzarasına karşı mangal yakmaksa, yol boyunca tezgahlarda satılan yörenin meşhur sucuklarından alabilirsiniz. Ayrıca alışverişinizi Kaynaşlı gişelerinden sonra yol kenarında yapmanızda fayda var. Abant’ta alışveriş yapma olanağınız yok. Bolu Tünelini çıktıktan sonra çam ormanları eşliğinde sürecek yaklaşık 21 kilometrelik yolculuğunuz Abant Gölü Milli Parkı gişesinde son buluyor.

Konaklama

Taksim International ve Taksim International Abant Köşkü 0374 224 50 12

Büyük Abant Oteli 0374 224 50 33

Petro Club Abantbey Yaylası Apart Otel 0374 225 28 80

Doğa Köşkü Abant Pansiyon 0374 237 11 07

Bolu Dağı Koru Otel 0374 225 22 90

Kaynak : Abant Turu, Abant Gölü, Abant Tanıtım
Tür : Astronomi ve uzay Tarih : 15.12.2007
[ Tüm yazılara ulaşmak için burayı tıklayınız. ]